yönlendirilmemiş ayaklar titreşimleri çiğniyor
ve kırık evin isimsiz orkestrası durmadan çalıyordu..
sıcak kafesinde arkasına yaslanmış doğmayan
nefesinin dumanıyla boğuyor alevlerin altarını
ve kırık evin isimsiz orkestrası durmadan çalıyordu
yıkılmış büyülü bir evrende kalmış son birkaç boş sayfadayız
ölü tanrılar ve tanrıçalar kapatmış tüm geçiş yollarını
beklentisizliğin takipçileri geçiyor kırık heykellerin üzerinden
kuru ağaç dallarıyla toprağa kazınıyor destanın son öyküleri
yaşlı kadın borusunu üflemeye başlıyor
ve kırık evin isimsiz orkestrası durmadan çalıyordu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder