Hakkımda

Fotoğrafım
"daha çok insan öldükçe her şey daha da aynı kalıyor"

18 Ocak 2011 Salı

bir mit için doğum günü masalı

eski, kör bir neşterle kesilip atıldı tümörüm. korku, iltihap ve sessizlikle dolu buz mavisi bir yumru; kanım yüzünden sırılsıklam. tümör  toprağa düşmeden önce bir örümcek ağına yakalandı. sekiz bacaklı bir dişi yaklaştı yavaşça yumruya, ortasını oydu ve bir çember oluşturdu. unutulmaya yüz tutmuş eski bir şarkıyı mırıldanırken dokudu ipeksi salyasını korku ve iltihabın içine. antik masallara terk edilmiş kelimeler döktü orta yerine. avladığı aslan vücutlu dev kartalların tüylerini serpiştirdi çemberin etrafına simetriden olabildiğince uzak. odhinn'in feda ettiği gözünden renkler, dionysos'un şarabından lezzetler ve sobek'in ırmağından kokular serpti reddedilen hareketsizliğe. bilinen ve bilinmeyen milyonlarca şeklinden, cinsiyetinden ve isminden özellikle bu halini seçmişti bu defa örümcek nine. uykunun dışlandığı ve bilinç altının terk edildiği bu tuhaf zamanda düşmüş bir tanrıçaya sunulabilecek en uygun hediyeyi dokumaya karar vermişti. sorumlu olduğu düşleri bir kenara bırakıp görevini tamamladı ve yavaşça toprağa bıraktı tılsımını. gölgelerin arasında kendisini dikkatle izleyen yardımcısına dönerek talimatlarını bildirdi; "gizlice sahibine ulaştırılsın, etkisi azalıpta ağların dışına bir kabusu sızdırdığı ilk gecenin sabahında mutlaka yakılsın, aksi halde amacının tam aksine hizmet eder. kabuslar devam ederse kendisi için yeni birtane daha yapılacak. uyuduğu yerin başucunda dursun, uzun yaşasın.." kuzgun, efendisinin talimatlarını harfi harfine ezberledi deramcatcher'i pençelerinin arasına alarak havalandı. kısa süre içinde gözden kaybolmuştu..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder